Beytülmâl Konusundaki Titizliği
Hz. Ömer’i halka sevdiren, adaleti ve herkese eşit davranışıdır. Beytülmâl’de toplanan mallarda israftan kaçınması halkın gönlünde sevgisini daha da artırmıştır. Hatta halife kendi haklarını bile kısıtlamıştır. Nitekim bu durum bazı yakınlarının itirazlarına sebep olmuştur. Hz. Ömer, Beytülmâl’den Müslümanların en az pay alan ve asla fazlasına tamah etmeyen bir devlet yöneticisidir. Çoğu zaman ise aldığı maaş ihtiyacını karşılayamamıştır. Sahabenin bazıları onun çektiği bu sıkıntıları görünce, maaşını artırmak için teklifte bulunmuşlardır. Hatta içlerinde Osman, Ali, Talha ve Zübeyr’in de bulunduğu bir heyet bu durumu kendisine arz etmek için eve gitmişler, Hz. Hafsa’yı görünce durumu ona bildirmişler, ancak heyette kimlerin bulunduğunu bildirmemesini özellikle rica etmişlerdir. Hz. Hafsa da durumu babasına söyleyince Hz. Ömer : Kimdi o gelenler, dedi. Kızı, “Kim olduklarını bilmene gerek yok .” deyince, “Sen onlarla benim aramdasın” diyerek sorular sormaya başladı: -Sen Rasûlullah’ın evindeyken Allah Rasûlü’nun giydiği en kıymetli elbise neydi?
-İki tane renkli elbisesi vardı. Elçileri onlarla karşılar, cuma hutbelerini bunlarla okurdu.
-Peki, yediği en iyi yemek neydi?
-Bizim yediğimiz ekmek, arpa ekmeğiydi. Ekmek sıcakken yağ sürer, yumuşatırdık.
-Senin yanında kaldığı zamanlar yerde yaygı olarak kullandığınız en geniş, en rahat yaygı neydi?
- Kaba kumaştan yapılmış bir örtümüz vardı. Yazın dörde katlar, altımıza yayardık. Kış gelince de yarısını altımıza yarısını da üstümüze örterdik.
Daha sonra Hz. Ömer dedi ki: Ya Hafsa, seni gönderenlere söyle! Allah Rasûlü kendisine yetecek miktarını tespit etmiş, fazlasını ihtiyaç sahiplerine vermiştir. Vallahi, ben de kendime yetecek olanını tespit ettim. Artanını ihtiyaç sahiplerine vereceğim. Ve bununla yetineceğim.
Yorumlar